Önceki gün paylaştığım, Facebook’da 25.272 kişi tarafından beğenilen (?!) Yiğit Karaahmet’in yazısının ardından kadınlar bayağı bayağı taarruza geçmiş anladığım kadarıyla. O da bir cevap yazmış. Özel jet “cinliği” bir tek benim aklıma gelmemiş anlaşılan 🙂 Aslında tam olarak haksız değil bir çok saptamasında; ki biz de bunları sürekli konuşuyoruz aramızda. Fakat üslubu öyle saygısız ki, dayanamıyorum. Sado-Mazo muyum neyim, oturdum bir de tweetleri okudum.
Hayatta pek çok konuyla ilgili bir denge sorunum olduğu var. Kendime bir düşman edineceksem normalde bunu eşit güçte olduğum ya da en azından rakibimi kolaylıkla mağlup edebileceğim bir alandan seçmem gerekirdi. Ne yaptım peki? Gittim kendime düşman olarak bu zamana kadar kimsenin bulaşmayı düşünmediği bir grubu seçtim.Cennettin ayaklarının altında olduğu anneler kulübünün üyelerini.Oysa ben sadece masum bir istek olarak uçaklarda ağlayan çocuklara uyuz olduğumu ve mümkünse annelerin çocuklarını kargoyla göndermelerini ya da bagaja vermelerini istemiştim.Ne var bunda?Tabii sonra yavruları için tırnaklarını çıkarmayı misyon edinmiş anneler tarafından derhal haddim bildirildi ve östrojene boğuldum. Bu iki günlük süre içinde adet gördüm, çocuk emzirdim, bebek bezi değiştirdim, menapoza girdim… Tartışmalarımız ilkokul üç seviyesinde ‘Sensin şişko. Benim babam seni döver. O zaman git özel uçak al’ seviyesinde ilerledi. Annelerle özel jet üzerinden tartışmak gerçekten çok eğlenceliydi.Ama bu süre içinde bir kere daha gördüm ki kadınlar anne oldukları zaman çok garip bir kafaya giriyorlar. Herkesin onlara sırf anne oldukları için saygı duyması gerektiği gibi asırlardır süren yanlış bir fikre kapılmışlar ve oradan da çıkmaya hiç niyetleri yok.Örnekleyelim.Mesela bir kafede anne olan kişi çocuğu var ve üşüyor diye pencereyi kapattırma hakkına sahiptir. İçeride 150 kişi olsun ve 149’u sıcaktan buharlaşsın hiç önemli değil. Anneysen cam kapattırma hakkı senindir. Kimse de ağzını açıp hiçbir şey söyleyemez. Neden? Çünkü o anne, çocuğunu düşünmek zorunda. Niye ki? Neden bir insana sadece anne olduğu için saygı duyayım ya da onu anlamak zorunda kalayım. Bu ne kadar abartılmış bir kutsal müessesedir böyle. Mayıs’ın ikinci pazarı var işte o gün onlara özel olarak saygı duyuyoruz, hediye falan alıyoruz… Daha ne istiyorlar?Anneler kulübü, genç kızların rüyalarını süsleyen bir dernek gibi. Kabul edilmek için bir doğum masasına yatmak yeterli. Ondan sonrası büyük bir rahatlama sağlıyor onlara. Anne olduktan sonra artık toplum tarafından sarsılmaz ve dil uzatılamaz bir ünvana sahip oluyorsunuz. Sonradan anlıyoruz ki, zamanın bütün ünlü mankenleri bile başlangıçtan itibaren bu yola baş koymuşlar aslında. Kulübe girdikten sonra Demet Şener bir anda hanımefendi ev kadını Demet Şener Kutluay oluyor, Ebru Şallı pilatesten vazgeçmeyen sıkı vücutlu anne Ebru Şallı Tan’a dönüyor. Gülben Ergen artık üç annesi beyaz gömlekli sosyal yardım uzmanı, Sibel Arna dadı döven salsa kraliçesi.Hepsi anne. Hepsinin her hakkı mahfuz.Anneler kulübünün üyeleri birbirleriyle telapatik olarak da bağlı gibiler. Ortak bir jargonda anında buluşabiliyorlar. Tabii ki yemedim içmedim yazıma gelen yorumları, twitter mesajlarını, o mesajları atanların birbirleriyle mesajlaşmalarını da okudum. Hemen ortak bilinç oluşturulmuş ve hepsi anında birbirini ‘çok iyi anlamaya’ başlamış:‘Sizi o kadar iyi anlıyorum ki Sibel Hanım, çok güzel cevap vermişsiniz o haddini bilmez adama. İnşallah günün birinde bir uçakta karşılaşırız da onun gözlerini oyarım’‘Sizi çok iyi anlıyorum Aysun Hanım, benim de çocuğum uçakta affedersiniz kendini yırtıyor. E, ne yapayım o yavrum benim. Ağlayacak tabi’‘Ay sizi de o kadar iyi anladım ki Güzin Ablacığım. Çocukları evcil hayvanlarla aynı kefeye koymak da ne demek. Ah, ahh anne olmadan kimse anlamaz bunu’.Tabii bir de yazıya hak veren ama artık kulübün üyesi olduğu için ne diyeceğini bilemeyen anneler de var. Sanıyorum onlar uzaktan şöyle bir baktılar çocuklarına. Ve sıkıcı hayatlarına aynen devam ettiler.Yeter!Gerçekten annelerin topluma uyguladıkları pasif teröre yeter!Anne oldularsa kendileri için oldular, çocuklarını benim için büyütmüyorlar. Bekarken de bu toplumda yaşıyorlardı. Şimdi de bu toplumda yaşıyorlar. Anne olduktan sonra değişen hiçbir şey yok. Bu çocuk yaparken düşünecekleri ve kendilerinin bileceği iş.Ben sırf çocukları var diye kadınlara saygı duymak istemiyorum. Herkesin beraber yaşadığı bir toplumda yeteri kadar annelere, çocuklara, kardeşlerine, çığlıklarına, kusmalarına tahammül ediyoruz. Biraz da onlar bize tahammül etsinler. Eğer illa birine saygı duymam bekleniyorsa bu sistemde bilinçli olarak çocuk yapmamayı, aile olmamayı tercih etmiş kadınlara daha çok saygı duyuyorum.Bu düzen değişsin artık.Değişeceği de yok aslında çünkü bu ezberletilmiş sistemde kimse çocuklularla bu konuda karşı karşıya gelmek istemiyor. Anneler bizi öylesine korkuttular ki çünkü.Hepimiz biliyoruz ki bu kulübe bulaşan yanar.En azından bir dengesiz olarak, başıma gelecekleri göze alıp buradan tarihe bir not düşmek istiyorum. Bu kulüp eğer bir mucize falan olmazsa gelecekte de hala kutsal bağlarını yaymış oturuyor olacak. Ama bilsinler ki yıl 2011, aylardan haziran. Ve aramızda anneler kulübünün pasif teröründen hiç hoşlanmayanlar var.Duy sesimizi gelecek!
Hımm.Uçağa binmeden önce kokain çeksin hiç bir şey hissetmez, ne çocuk ağlaması ne başka bir ses. Ama dikkat etsin bu kez yakalanmasın…
Ben böyle tipleri çok gördüm, çocukları olduktan sonra 360 derece dönerler. Biraz dikkat çekmek için yazılmış bir yazı…
Tabii canım, hayatında görmediği tıklamayı aldı adam. Nasıl mutludur şimdi…
bu çocukcağızı,,anasının işi varken babası doğurdu sanırım??????