Aile, EvHayati

Annemin eli…

"Yemeklerin, anılarla birleşen bir kokusu vardır" derim hep... Öyle bir kokudur ki o, burnumuzun ucundan asla gitmez. Okul dönüşü, apartmanın merdivenlerini üçer-beşer çıkarken, evin kapısına yaklaştıkça başını döndüren kek kokusu gibi mesela... Mutluluk gibi bir şeydir o. Huzurdur, sıcaklıktır, ailedir. Hemen hemen hepimizin çocukluğu o kokularla bezelidir. Şimdi, düşündüğümde, bir anda onlarcası geliyor aklıma. Anneannemin evinde pişen kestane… Okumaya devam et Annemin eli…

Aile, Dunya

The Mouse Whisperer

The Horse Whisperer adlı bir kitap vardı, hatırlar mısınız? İngiliz yazar Nicholas Evans'ın, her ne kadar aynı takma adla anılan ilk kişi Daniel Sullivan adında İrlandalı bir at yetiştiricisi olsa da, yazdığı kitapta,  yine at yetiştiricisi olan Dan M. "Buck" Brannaman'dan ilham aldığı söylenir. Aynı adla filmi de çekilmiştir. İngilizcede "Whisperer" sözcüğü, bu deyimden yola… Okumaya devam et The Mouse Whisperer

Dunya

Aç gezegen!

Ne zamandır paylaşmak istiyordum bu ilginç bilgiyi. Fakat fotoğraflarla uğraşmak, çeviri vs. zor geliyordu, üşeniyordum açıkçası. Şimdi, hazır zamanım varken girişeyim dedim. Fotoğraf sanatçısı Peter Menzel ve yazar Faith D'Aluisio adında iki belgeci, 2005 yılında dünyayı dolaşarak bulundukları ülkenin ortalama ailelelerinin yeme-içme alışkanlıklarını, mutfak için haftalık ne kadar bütçe ayırdıklarını inceleyerek fotoğraflamışlar ve "Hungry Planet:… Okumaya devam et Aç gezegen!

Aile, EvHayati

Anneannem ve ekmek teknesi…

Bizim ailenin hünerli eli kuzenimdir aslında. O varken tarif vermek bana düşmez pek... Fakat anneannemin, tüm torunları için klasikleşen muhteşem bir lezzeti yıllar sonra yabancı bir blogda karşıma çıkınca dayanamadım, paylaşmak istedim.Biraz da rahmetli anneanneciğimi yad etme fırsatı olur diye düşündüm. Bu ara pek aklımıza düşer oldu, geçen hafta kuzen yazmıştı, şimdi de benim kabardı… Okumaya devam et Anneannem ve ekmek teknesi…

Egitim, Gelisim falan, IsHayatim, OkulHayati

Eşekten düşenler

Gittikçe morukluyorum sanırım; aklıma her olayla ilintili bir fıkra gelir oldu. Nasreddin Hoca bir gün eşekten düşmüş. Etrafındakiler telaşla doktor arayışına girmişler. Hoca ısrarla itiraz ediyormuş. Birisi, "Be Hoca, ne inat edersin, gelsin, iyi etsin seni işte" deyince Hoca, "İllâ yardım etmek istiyorsanız, bana doktor değil eşekten düşmüş birini getirin. Benim halimden en iyi o… Okumaya devam et Eşekten düşenler

EvHayati

Genel istek üzerine: Şifa Çorbası tarifi

Önceki parmak doğrama yazımın ardından bir çok mail geldi. Şifa Çorbam merak edilmiş. Yahu arkadaşlar, parmağımı doğradım diyorum, çocuğum bana böyle böyle yaptı diyorum, siz benden tarif istiyorsunuz... Biraz duyarlılık lütfen 🙂  Şaka bir yana, sizin de çocuğunuz, hastalık halinde çenesi tüm yemeklere kilitlenenlerdense,  midesine üç-dört kaşık bir şey bile girse, gerçekten ona olmasa da,… Okumaya devam et Genel istek üzerine: Şifa Çorbası tarifi

EvHayati

La Pizza Dell’Uydurmattione *

* Uydurmasyon Pizza 🙂 Rüzgar iki gündür çok hasta, geçen yıl bu zamanlarda olduğu gibi yine bronşiolit. Okula göndermiyorum tabii,  ne yazık ki neredeyse tüm gün Playhouse Disney karşısında, pijama-terlik-televizyon şeklinde takılıyor. Hastalık durumunda televizyon tek çare çünkü dinlenmeye ihtiyacı olduğu halde, bunu farkedemiyor ve kendini yoruyor, dolayısıyla iyileşmesi gecikiyor. Ne kitaplar, ne boyama, ne… Okumaya devam et La Pizza Dell’Uydurmattione *

Egitim

Mağara adamı

İtiraf etmeliyim, Rüzgar'a öyle oturup sofra adabı falan öğretmedim. Zaten yeme problemi olduğundan bu konuyu pek vurgulamamaya çalışıyor, "Aman, kendi yesin de, nasıl yerse yesin" diyoruz genelde. Sofraya her zaman birlikte otuyor, bizi görerek öğrenmesinin daha verimli olacağını düşünüyoruz. E hepimiz, ailecek, çatallı, bıçaklı, peçeteli masalarda, "insan gibi" yemek yiyen kişileriz sonuçta. Gel gör ki,… Okumaya devam et Mağara adamı