Son bir kaç gecedir, Rüzgar’ın “Annemin kafasını nasıl allak-bullak eder, onu nasıl ters köşeye yatırırım?” temalı gece sorusu şuydu:
– Anne, Deniz Öğretmenim var ya, babasından doğmuş! İnsan babasından nasıl doğar?
Ondan önceki hafta da, bir sabah saat 06.30 sularında beni dürterek (aslında teperek) uyandırıp şu soruyu sormuştu:
– Anne, insanın iki tane babası olabilir mi?
Buna verecek cevabım vardı. Belki ebeveynleri ayrılmış, annesi ikinci evliliğini yapmış ve annesinin eşine baba diyen bir arkadaşı vardır… O yüzden aklına böyle bir soru gelmiştir. Ya da ne bileyim, evlat edinilmiş ama biyolojik babasıyla görüşen bir çocuk hikayesi duymuştur. Ben alternatif düşünceler üretmeyi seven bir insanım, kolay kolay hiç bir seçime, yaşam tarzına “yok artık!” demem. Oğlumun da bu şekilde düşünmesi hoşuma gider açıkçası. Sabahın köründe, dilimin döndüğünce anlatmak için kafamda bunları kurarken “Evet Rüzgar, olabilir” dedim. Tam açıklamak için derin bir nefes almıştım ki, bizimki “Haa tamam o zaman” deyip geldiği hızla odasına geri döndü. Enteresan bir şekilde tatmin olmuştu.
Fakat “babasından doğma” konusu bana tamamen yabancıydı. Thomas Beatie‘yi duymuş olamazdı değil mi? Yo, bu kadarı bana bile fazlaydı 🙂
Sorunun ardı-arkası kesilmedi. O sordukça ben daraldım, kem-küm ettim, bazen konuyu değiştirdim, yine de ne yaptıysam kurtulamadım… Sonunda utana sıkıla öğretmenine mail atmayı akıl ettim. Bir yanım “canım nereden bilecek öğretmeni bu sorunun kaynağını?” derken, diğer yanım da, “çocuğumu benden daha fazla gören birisi bunu mutlaka çözer” diyordu 🙂
Sonunda geçen gece maili gönderdim, dedim ki: “Rüzgar bir kaç seferdir “Anne, Deniz Öğretmenim babasından doğmuş” diyor. Ben konuyla ilgili ayrıntıları bilemediğim için geçiştiriyorum. Yanlış mı anladı, yoksa başka bir şey mi var? Konuyla ilgili bilginiz varsa, aktarabilirseniz memnun olurum, ben de ona göre cevap vereyim.” Sabahına cevap geldi ve tüm ev ahalisi, maili okuduğumda gülmekten yerlere yattık. Cevap şu: “Görkem Hanım, günaydın. Bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim. Deniz Öğretmenim böyle bir şey söylemedi, sanırım Rüzgar yanlış anladı. İnsanlar ve hayvanlar hakkında sohbet ederken erkek olarak bir tek DENİZATLARININ doğum yaptığı söylendi. Bu yüzden isimden dolayı böyle düşünmüş, karıştırmış olabilir 🙂 🙂 🙂 Sevgi ve saygılar”
Evet, hep beraber söylüyoruz:
Şimdi banaaa bu soru yüzündenn kaybolan günlerimii verselerrr.
ahahahaha:)) muhteşem ya:) nerden ne çıkarıyorlar?
Böyle giderse alzheimer falan olmayız biz. Kafa sürekli çalışıyor sayelerinde 🙂
:)))) ahhh Rüzgar alemsin walla… Annesi işimiz var bizim bu bıdıklarla :)))
Of of, hem de nasıl 😉
Konu çok güzel Görkem Ablacım, ama Rüzgarın resmi çok çok daha güzel….
Aslında yazının başını okurken böyle bir ihtimal aklıma gelmişti. Denizatları yani 🙂 Bende mi Rüzgar’ın düşünme tarzında düşünüyorum acaba yahu???? :)))))
Var ya, ben kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi. Deniz Biyolojisi çalışmam lazım acilen 😀
:)))))))))))) te allam yaaa öldürcek bu Rüzgar Efendi beni….
Çok salak di mi yaa 😀
Hahahaha Rüzgar beni hep güldürüyorsun kocaman öpüyorum seni:)
Heheh! O da öpüyordur herhalde, gıcıklığı üzerinde değilse 😀
:)))))))))))))
denizatı ve Deniz öğretmen ,süper çağrışım 🙂
Neyse ki çözüldü olay bir şekilde 🙂
süpermiş valla bayıldım..
🙂
Görken İnan bana kafası fazla çalıştığından enteresan şeyler geliyor aklına zehir bu zehir vallahi
Ahaha! İnşallah zekadandır şekerim 🙂
Ay be Rüzgar :)))
Ay yani 😀
Rüzgarı okudukça minik kuzumun bir an önce büyümesini ve onunda böyle zihni sinir sorular sormasını sabırsızlıkla bekliyorum 🙂
Rüzgar çok geç konuştu. Ben bunun için üzülürken herkes “bir gün gelecek, susmasını isteyeceksin” derdi de inanmazdım. Yani, sözün özü, zaman çok çabuk geçiyor 🙂
🙂
çok yaşa e mi Rüzgar:)
O da bir “deli” işte 🙂
Nasıl bağlantı kurmuş yaa 🙂 alem çocuksun Rüzgar, güldürdün beni sabah sabah :))
Bağlantı ve çağrışım kralı Rüzgar 🙂
Ama deniz atıı,ama Deniz öğretmen:)ne fark eder ki :)birileri babadan doğumuş işte,değilmi Rüzgarcığım??Amaç anneyi delirtmek değilmi,fazlasıyla amaca ulaşılmıştır…
Sonradan, olayı iyice deştiğimizde şu sonuca ulaştık: Bizimki “denizatı” kelimesini “deniz adlı” olarak anlamış. Deniz adlılar, babalarından doğar 🙂 Bu isimde tanıdığı tek kişi de Deniz Öğretmeni. Kadıncağıza söyleyeyim bari de, ona da söylerse şaşırmasın 🙂
Günümü seninle sonlandırmak harikaydı Rüzgarım.
Akşam akşam tüm yorgunluğumu unutturdun eve musmutlu gideceğim sayende.
Yihuuu 😉
Benim aklıma şu gelmişti: Deniz öğretmeni ben babamın kızyım dedi; Rüzgarda hımmm demek bu kadını babası doğurdu diye düşündü 🙂
Yaz bunları yaz antereman oluyor 🙂
Ahahah! Burada antreman bol Tüten’cim. Aren’de, seni bayağı soluksuz bırakacak bir potansiyel görüyorum 😉
ya ruzgar ya. ben de diyorum acaba annesi mi yok boyle bir sey mi dedi. kendi kafamda ne senaryolar yazip uzuldum Ruzgar be 🙂
10 saat de dusunsm bu baglantiyi bulamazdim mumkun degil :))) Cok yasa Ruzgar 🙂
Ben de senin gibi düşünmüştüm Gülçin’cim. Biz direkt trajediye bağlamışız 🙂
Rüzgar’ın dediklerini duyduktan sonra benim ”Belki de kadın gay çiftin ürünüdür ve bunu ağzından kaçırmıştır…AMA BU ÜLKEMİZDE YASAL DEĞİL Kİ?” diyip ”babamın kızıyım” demesi gibi çok daha mantıklı olasılıkları elememe kaç puan?
Çocuk-ergen milleti olarak manyağız biz. 😀
Bodrum da küçük bir Amsterdam sayılabilir aslında 😉
İyiymiş,belki siz bunu onaylamıyorsunuzdur ama renkliliğin olduğu her yer iyidir 🙂
Yoo, kesinlikle onaylıyorum. Yeter ki onursuz olmasın aşk 😀
Odamda bir kahkaha attım 🙂 Allah’tan kimse yoktu. Hay sen çok yaşa Rüzgar 🙂
Aminn 🙂 Hepimiz çok yaşayalım!