Eylül ayında Bodrum'daki hayatımızın üçüncü yılına girdik. İstanbullu bir İzmir kızıyken; Bodrum iyi geldi hepimize... Yine de kendime "Ben artık Bodrumluyum" diyemiyordum henüz. Canım kuzenim, arada İstanbul'a gelip de, daha havaalanına adım atar atmaz "Ay boğuldum, üzerime üzerime geliyor bu şehir" dediğinde, "Amma da abartıyor, o kadar da olmaz yani" derdim. Şimdi, hissettiğinin… Okumaya devam et Köyden indik şehire. İnmez olaydık!
Etiket: tatil
Özür dilerim…
GDO'lu şeftali misali şişirilmiş dokuz günlük bayram tatili denememiz bitti, evimize geldik, hayatımıza bıraktığımız yerden devam ediyoruz. Ufak farklılıklarla ama: İlki ve en fenası; sevgili kocamın izni devam ediyor ve ben onu yatakta fosur fosur uyurken bırakıp, oğlanı hazırlayıp onu okula götürüyor, oradan da işe geliyorum. Çok gıcık bir durum, kıskanıyorum. İkincisi, anne-babayla 7/24 beraber… Okumaya devam et Özür dilerim…
Başka türlü bir şey…
Üç sene sonra ilk defa, derdimi, acımı, yara izlerimi yanımda götürüyor olsam da, içimi kemiren bir endişe, yüreğimi daraltan bir haber alma korkusu olmaması umuduyla ve sonunda bambaşka bir kadına dönüşme beklentisiyle yolculuğa çıkıyorum. Herkese mutlu bayramlar.
Tatil… mi dediniz???
Çocuklu ilk tatil deneyimimizi, Rüzgar dokuz aylıkken yaşamıştık. Rüzgar ve benim için tatilden ziyade, Oda adlı romanın hayata geçirilmiş haliydi 🙂 Kitabı okudunuz mu bilmiyorum (Okumadıysanız tavsiye ederim): New York Times gazetesi tarafından 2010'un en iyi 10 kitabından biri seçilen Oda'da; biyolojik babası tarafından annesinin kapatıldığı barakada dünyaya gelen ve orada hapsedilmiş olarak yaşayan, dış… Okumaya devam et Tatil… mi dediniz???
Nouma bizi diskoya götür!
Bayramda, ilk günkü ziyaret, el öpme, günde dört fasıl baklavaları mideye indirme, Rüzgar'ın bayram harçlıklarını toplama fasıllarından sonra, ikinci gün maaile Kuşadası'na gittik. Önceleri böyle kalabalık tatillere sinir olur, otellerde gördüğüm analı-babalı, kayınvalideli-kayınpederli gruplara hayret ederdim. "Kırk yılda bir tatilde başbaşa kalmak varken ne gerek var ki" diye düşünürdüm. Heyhat, hayatımızın RÖ (Rüzgar Öncesi) ve… Okumaya devam et Nouma bizi diskoya götür!