
Ne yazacağımı, ne anlatacağımı bilmiyorum.
Sanırım hayatımın en ağır Pazartesi sendromlarından birini yaşıyorum.
Geçen haftanın son iş gününün gecesi, kocamla oturmuş, kendi hayatımızı nasıl yeniden yönlendirebileceğimizi konuşurken; birdenbire tüm endişelerimiz yerini bambaşka bir şeye bıraktı. Sonra, uykusuz, öfkeyle, dehşetle geçen günler ve geceler… Yalan haberler, doğru haberler, hala şaşırabildiğini görerek şaşırmak, camii hoparlöründen yükselen ilahiler, tekbir seslerine karışan kornalar, vandalizm, linç, evlerinin üzerinden F16 geçen arkadaşlarımın korkularına şahitlik etmek, bir yandan, çocuğun için hayata bir yerinden karışma zorunluluğu, geleceği düşündükçe çıldıracak gibi olmak…
Beni tanıyanlar bilir, farklı düşüncelere tahammül eşiğim yüksektir. Kendim gibi olmayan insanların yakın çevremde bulunmalarından rahatsız olmam. Hayatımda hiç bir zaman, böyle bir sebepten sosyal medyada, insan temizliği yapmadım. Ancak bu yaşanan trajedinin öyle ya da böyle destekçisi olanların, 145’i sivil, 208 kişinin hayatını kaybettiği, binlerce kişinin yaralandığı darbemsi şeyin “halkın” iradesiyle püskürtüldüğüne inananların varlığı beni deli ediyor.
Ne yazık ki olanları çözümleyecek derinlikte tarihsel bilgiye sahip değilim. Komplo teorisyenliği yapacak donanımım da yok. Ama söylemek istediğim bir kaç şey var:
1. Öncelikle, darbe olmasını hiç istemedim. Haberi ilk duyduğum anda vücudumu bir ürperti kapladı. Dondum kaldım.
2. Etrafta galeyana gelmeye hazır, korkunç bir topluluk var ve bu çok tehlikeli.
3. Kimseye güvenmiyorum.
4. Gerçekten çok ama çok cahil bir milletiz. Eğitimlisiyle, eğitimsiziyle; okumayı, dinlemeyi, araştırmayı, muhakemeyi bilmeyen bir insan topluluğuyuz.
5. Korkuyorum.

Bir özgürlük sevdalısı olarak, bu memlekette doğmak da benim kişisel trajedim.
Çok sıkıldım… Yarınımı bilmemekten, çocuğuma karşı kuyruğu dik tutmaya, umudumu besleme çalışmaktan, unutmaktan, alışmaktan çok yoruldum.
Şu anda Başbakan Binali Yıldırım, televizyonda açıklama yapıyor. Gündüzleri işimize gidip, geceleri meydanlarda demokrasi nöbeti tutmaya devam edecekmişiz.
Oldu.
Eğer başıma bir şey gelmeyecekse sorabilir miyim? Hangi demokrasi?
Akıl alacak gibi değil artık beynim durdu kendini kahraman ilan eden halktan resmen korkuyorum sorgusuz sualsiz tüm askerleri linç eden taraftan korkuyorum. Bir tek kelime ile sokaklara döküldüler koskoca ülkeyi kurtaracak sadık asker yok muydu halkı ateşin önüne atmak ne demek aklım almıyor.
Nasıl bir kaderimiz varsa, tüm bunlara şahit olduk 😦
🙏💙🙏 özgürlük sevdalım! Öpüyorum kalbinden 🙏🙏👼🏼👼🏼
Canım… Meleğim… Ben de çok öpüyorum…
Yüreğim sıkışıyor düşündükçe, okudukça, sorguladıkça…
Ya bunlar insan olamaz. Burası Türkiye olamaz. İnsanların içine ne zaman bu kadar nefret ekildi. NEdir bu kin?
Suçlusu kim tüm bu olanların?
Instagram’a, Facebook’a bu yüzden tahammülüm kalmadı. İnsanların manyaklığını gördükçe aklımı kaybediyorum.