Sayın Seyirciler, pardon, okuyucular;
Söze nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Hayatta en korktuğum şeylerden biri, Facebook’da, Instagram’da kendi fotoğrafını like eden insan modeli olarak görülmek 🙂 Veya günün 12 saati, kendine gelen övgü tweetlerini retweet edecek derecede megalomaninin pençesine düşmek. Ama paylaşmaktan da alıkoyamıyorum kendimi, zira blogger olmak biraz da ölümsüzlüğün peşine düşmek değil mi?
Neyse, uzun lafın kısası, geçenlerde Mikado Yayıncılık Pazarlama Müdürü Kübra Hanım’dan bir ileti aldım. Şöyle diyordu
“Görkem Hanım merhaba,
Adım Adım ailesi olarak, bloğunuzu keyifle takip ediyoruz. Ellerinize sağlık… Biraz önce Twitter’dan “Rüzgar’a ölümü anlatmak” başlıklı yazınızı paylaşmıştınız, okuduk ve çok etkilendik. Öncelikle acınız için Allah’tan sabır diliyoruz. 2 sene de 20 sene de geçse çok ama çok zor bir durum…
Diğer yandan Rüzgar’a bu kadar özenle yaklaşarak, kelimeleri bu kadar seçerek bu zor kavramı anlatma çabanızı büyük bir takdir ve hayranlıkla karşıladık. Bizim de yeni bir bloğumuz var: http://adimadimbebegim.blogspot.com Burada sizinle bir röportaj yapmak isteriz hem genel olarak bloğunuzla hem de bu konudaki yaklaşımınızla alakalı. Konuyla ilgili geri dönüşünüzü rica ederim.”
Çok sevindim, onur duydum, hemen de geri döndüm tabii.
Okumak isterseniz, röportaj için tık tık!
Adım Adım Gelişim Setleri’ni merak ettiyseniz, buraya tık!
Adım Adım Ailesi’ne, Kübra Hanım’a, ilgileri için, bize armağan ettikleri bu güzel anı için çok çok teşekkür ediyorum.
Cok guzel bir roportaj olmus. Keyifle okudum.
Blog/ig ve twitera yorum birakanlara mutlaka cevap verme düsturunu delianne ve senden ogrendim desem yeridir. Cok dikkat etmeye calisiyorum.
Ben de bazen, çok yorum yapıldığında üşenecek gibi oluyorum, birden DeliAnne ve yüzlerce yorumu cevaplayışı geliyor aklıma, hemen silkinip kendime geliyorum 🙂
Yaaa ben de ne zaman delianneye yorum birakmaya niyetlensem “yazik ya bide beni cevaplamaya ugrasmasin” diye es geciyorum. Cok yazmaya deger bisey olmadikca tabi:)
Gercrkten cok samimi bir roportaj olmus..blogunuzu da ilgiyle takip ediyorum,ozellikle bodrum kismi da beni ayrica cezbediyor:) yakin gelecekte orada bir hayat kurma planimiz olabilir..benim de esimin ailesi orada yasiyor..
Gelin gelin ama önce, yazacağım Bodrum izlenimleri yazımı bekleyin, ona göre karar verin 🙂
Heyecanla bekliyorum o halde:)
yakışır 😉
🙂
bende düzenli takipçiniz olarak röportajı güzel ve içten buldum.
tebrikler
Teşşekkür ederim. Ben de bu söyleşi sayesinde sessiz takipçilerimi tanımış oldum, ne güzel…
Ya şifrelerimi girdim olmadı. yeniden yazıyorum.
Son parafrafta gözüm doldu. Harika bir röportaj olmuş Görkemim. Hiç sıkılmadan okudum
Fotoğraflar harika, gülümsemeleriniz hiç solmasın.
Canım… Nilhan’cım… Çok teşekkür ederiz, amin!
Biz çok keyif aldık röportajdan, asıl biz teşekkür ederiz 🙂
Rüzgar mücadeleci doğmuş demek ki…Çok badire atlattığınızı gördüm ve sizi azıcık da olsa tanıdım bu yazı sayesinde,tanıştığıma memnun oldum ^.^
Mücadeleci, inatçı bir çocuk gerçekten. Umarım yine de hayatında çok fazla mücadele gerektiren olaylarla karşılaşmaz 🙂