Bak, baştan söylüyorum, darılmaca, gücenmece yok. Bunlar tamamen öznel değerlendirmelerim. Sosyal medya gurusu değilim. Sadece, neden bazı kişileri uzun zamandır severek takip ediyorum, hangi kullanıcılara, neden bir haftada “unfollow”u basıyorum, onu düşündüm ve aşağıdaki sonuçlara vardım.
1. Aynı fotoğrafın 23,456 varyasyonunu yayınlayanlar
Tamam anladık, güzel bir kare yakaladın, enteresan bir yerdesin falan. Ama aynı adamın bir sağ adımını, bir de sol adımını atarken görmek, Recep İvedik’te, Şahan Gökbakar’ın korsan filmciyle yaptığı Nuri Bilge Ceylan sohbetinde geçen Önceki filmi var ya “Uzak”. Onun… İzledim, koydum. Adam yürümeye başladı. Yürümesinden bıraktım, gittim elektriği, suyu yatırdım, her şeyi temizledim. Geldim, adam hâlâ yürüyor.- O kadar güzel film yani… diyaloğundaki sığlıkta değilsem de benim pek ufkumu açmıyor. Kişisel yöntemim şöyle, beğendiğim karenin en az on tane farklı fotoğrafını çekiyorum, birini seçip yayınlıyorum, diğerlerini de ortalığı karıştırmamak için hemen siliyorum.
2. Self portrait olayının suyunu çıkartanlar
Tamam, güzelsiniz. Vallahi kıskançlıktan söylemiyorum ama bir Monica Belluci, bir Hilary Duff değilseniz, insanlar ekranı dolduran suratınızın çeşitli bölümlerini görmekten çılgınca zevk almıyorlar, yapmayın bunu.
3. Instagram’ı aile albümü olarak kullananlar
“Arkadaşım @halejalelale ile harika bir gece” metni eşliğinde, birbirine sarılmış sırıtan bilmemkaç kişi de pek dikkat çekici olmuyor. (Sarıldığınız kişi Kıvanç Tatlıtuğ falansa o ayrı tabii) Arada ben de yapmışımdır bunu. Aha da yapmışım, işte burada. Aaa, burada da var. Kırk yılda bir olur canım o kadar 😀
4. Vücudunun belli bölümleri “dünya mirası” olanlar
Ona da tamam, çok hoşsunuz, taşş gibisiniz maşallah da, deklare etme kısmında aşırıya kaçılınca komik oluyor.
5. Çekiliş çılgınlığı furyasına kapılanlar
Ara-sıra o da olur fakat sürekli “o çekilişi-bu çekilişi” diye alınan ekran görüntüleri, hele de ilgimi çekmeyen bir sektöre aitse fena halde sıkıcı bence.
6. “Zenginim ben zenginim, tra la laaa!” temalı fotoğraflar
Uzun uzun anlatmama gerek yok, anladınız siz onu 🙂
7. Kendini “sosyal medya celebrity”si olarak gördüğünden hiç bir soruya yanıt vermeye tenezzül etmeyenler
Arkadaşım, facebook, twitter, instagram gibi platformların amacı insanların paylaşım yoluyla birbirleri ile etkileşim halinde olmalarını sağlamaktır. Eğer bu size ters geliyorsa hemen profilinizi “gizli” yapınız ve istemediğiniz kişilerin sizi izlemesine izin vermeyiniz. Jamie Oliver bile soruma cevap verdi bugüne bugün yahu! (Hiç de kompleksli değilim, hıh!)
Son olarak “çirkin ayaklılar lütfen denize, oraya buraya uzanmış ayak fotosu klasiği yaratma sürecinde az öteye gidin diyor, diyetteyken muhteşem yemek fotoğraflarına özel bir filtre icad edilmesi temennileriyle ahkamlarıma son veriyor, yazımı ilgiyle ve hasetle takip ettiğim Renan Öztürk‘ün bir Instagram fotoğrafıyla bitiriyorum.
Not: Unuttuğum “unfollow etme hissi yaratan” durumlar varsa, lütfen siz de ekleyin.
ruzgarligunlervegeceler.com 
Neyyy Jamie sana cevap verdi mi? Bak sen bana cevap vermedi, göstereceğim ona gününü 🙂 Geldi yaz ayları başladı ayak fotoları ki en güzel ayağı bile sevmiyorum arkadaş.
Ben bir de zırttırı pırttırı soru soranların sessizce ortamı terk etmesini istiyorum.
Haaa belirteyim bu yorumu yazarken tırnaklarımda Channel oje var tabiisi de apple marka laptopumdan yazıyorum elbette LV çantam da omzumda :))))
Ahahahha 😀
Bak zıttırı zıttırı soru soranları unutmuşum. Mesela çocuğun dondurma yerken fotoğrafını koyarsın “Ayyy dondurma mı veriyorsunuuuz, zararlı değil miiii?” diyor en az beş kişi. Çok gıcık durum 🙂
Aynen öyle veya oradan bakarak aile haritanı özgeçmişini ve hatta bilinçaltını okuyanlar var onlara şu kapıdan çıkıyorsunuz demek istiyorum 🙂
Off zor tutuyorum o zaman kendimi, hanımefendi çizgimden çıkmamak için 🙂
ağzınıza sağlık 🙂 ben de bazen tabak -çanak fotoğrafı koyunca kızıyorum kendime ama benim de hastalığım bu garip şekilde mutlu oluyorum(Kesin problemliyim ben) ama cath kidson tabaklı,bardaklı fotolar bir de şu ikea nın meşhur rafına dizili halleri beni bile soğutuyor.sizin güzel Bodrum karelerini bekliyorum her zaman .sevgiler…
Çok teşekkür ederim. Cath Kidson’a razıyım canım… Bir de onların berbat taklitleri var, onlar fena 😀
ayyy ayyy ne güzel tespitler..Bazıları var ki foto eklese de içim açılsa diyorum..Bazıları da 1..2…3.. unfollow ediveriyorum gitsin..
Ben de foto özürlüyüm ama bunu bilip guru edasıyla foto üstüne foto yüklemektense,tek tük yüklemekle yetiniyorum ki beni de dehlemesinler 😉
Ahahah! Alemsin Gönül’cüm yaa, ne yaparsan yap ben dehlemem seni 🙂
oyyyy canımmm Görkemimmm
Canim Gönülüm…
Reblogged this on Bir Damla Mürekkebin Düşmüş Çalışma Masama.
Doğru şeyler söylemişsin Görkem. Ben de giderek facebooklaşmasından rahatsız oluyorum. Ne demek istediğimi anlatamamış olabilirim:(
Çocuğunun arka arkaya 5 fotoğrafını koyup, canım,hayatımın anlamısın vs. yazmak komik geliyor. Ama şöyle bir durum da var. Yakından tanıdığım biriyse o fotoğraflar sıkıcı gelmiyor bazen. Özlemiş oluyorum belki ondan.
Ordan burdan araklama duvar-yazı fotoğrafları da hiç bakmadan geçtiklerim arasında.
Hobiciler var. Onlar da bazen çok sıkıcı. Mesela ben:) Çarpı işi yaptığım bir dolu şey var. Sadece o anki heyecanıma göre birkaç tane paylaşmıştım. Sonra “çok sıkıcıyım
diye düşündüm. Kendime başka bir hesap daha aldım. Orda sadece aynı ilgi alanına sahip kişilerle iletişim kurabiliyorum.
Bu iş beceri işi. Sen hakkını veriyorsun mesela. Ne olursa olsun “we love instagram” değil mi:)
not: Yazının ortalarındayken enterlamışım. Bu yüzden çift yorum oldu.
Aaaaaaa bi dakikaaaa. Hobi bloguma “wordpress” hesabı almıştım. Ordaki kullanıcı adım çıkmış. Ayça ben. Rüzgar’ın annesi olan:))))
Hahahha! Öyle desene yahu. Benim için Rüzgar’ın annesisin sen 😀 Çocuğunun arka arkaya 5 fotoğrafını koyup, canım,hayatımın anlamısın vs. yazmak kesinlikle bana da abartı geliyor, içimden “tamam anladık” diyorum, çok ayıp belki ama ne yapayım, öyle hissediyorum. Neyse ki yalnız değilmişim 🙂
Herhangi bir ilgi alanına yönelen kişiler için farklı hesap almak kesinlikle doğru bir tercih. Beni onlarca çarpı işi de görmek bayabilirdi mesela 🙂 Çok severim o işi, ayrı konu.
Tabii ki We love Instagram!
Daha instagrama bulaşmadım ama bulaşanların ayak fotolarını twitterde görüyorum:)))) zaten ayak fotoları bir, bir de kuaförde ikam edilen yemekler falan… ay kuaföre gidip yemek mi yenir be o saçın kılın içinde…
neyse maddeler süper…eskiden yediğin içtiğin senin olsun gezdiğini gördüğünü anlat denirdi şimdi millet utanmasa midesindekinin resmini koyacak:)))
Kuaförde yemek mi? Böğk, o ne ya? Allah’tan kaçırmışım onları ben 😀
Yemek konusunda, hakikaten çok enteresan bir şey olmadıkça görgüsüzlük gibi geliyor bana.
Hahahahaha buya yaaa saba sabah iyi guldum midesindekini çekecek olayina haklısın valla :))))))) kuaförde çay kahve mevzuunu biliyorum da yemeği ben de kaçırmışım.
Doğru tespitler gorkemcim doğru soze ne denir ama ben ayıp olur belasina bazen sıkılsam da gonderemiyorum. Geci bu haftabu siyasi mevzularda bi dolu insan yollamış beni, muhabbetimizin olduğu, benden çocuğu için bere tarifi alan biri bile 🙂 bak bu maddeyi unutmuşsun 🙂
Ya ben de bunu anlamıyorum arkadaş! Ne bu öfke, sanki herkes aynı şekilde düşünmek zorunda.
Kuaför fotolarını valla billa merak ettim 🙂
Suyunu çıkarma hiçbir şeyin diyorsun yani 🙂 kesinlikle katılıyorum. ayak fotoğraflarının artmaya başladığı şu zamanlar ben de onu abartanlara aynı şeyi yaptığımı söyleyebilirim 🙂
Hele çirkin ayaklar… Hele onlar! Tövbe tövbeee
Ayyyyy görkem yazını ve yorumları okudukça beynim döndü ben bunları yapıyormuyum acaba diye düşünmekten:)) hani olur ya farkında olmadan böyle salaklıklar yapmış olabilirim. yok sa bilakis bir çoğuna bende acayip gıcık oluyorum:((
Bu yazıyı her kim okursa ilk aklına bu söylediğiniz gelecektir:) Yapıyoruzdur mutlaka…Sorun yapıyor olmaktan çok abartıyor olmak sanıyorum.
Kesinlikle… Abartı sevimsiz oluyor.
Hayatım, yakinen tanıdığım, sevdiğim insanları dehlemiyorum canım. O kadar da zalim değilim, sen takıl istediğin gibi 🙂
hahaha çok eğlendim okurken, sonuna kadar doğrusun. şimdi ben de düşünüyorum ulen hangilerini yapıyorum acaba diye, en gıcık olduklarım da çekiliş fotoları kesinlikle
Diyorum ya, ben de yapıyorumdur arada. Maksat suyunu çıkartmamak…
Yazı ve maddeler on numero ayyynen katılıyor sıkıldığımı anında dehliyorum,herkeslerede tavsiye ediyorum da Görkemcim çok güzelsin maşallah ben atlamışım bu fotonu, en uzunundan bi ıslık çalıyorum:)veee aile fotolarına devam diyorum;)
Ay ay ayy, utandırıyorsunuz kraliçem 🙂
:)) doğru sözene denir..lel mel fark etmez şapka çıkarırım…selamlar…
Selamlar, sevgiler bizden de…
Görkemmmm şu ayak fotosu bende yok
Zengin değilim ki sergileyeyim
Öyle dünya mirası sayılacak bir güzelliğimde yok ki çekip çekip koyayım
Çekilişle hiç işim olmaz
Bana yapılan her yoruma mutlaka cevap veririm
Aile fotosu gibi kullanma derdimde yok
Yalnnııızz özeleştri yapmak gerekirse o mutlu olduğu anı paylaşam kanı kaynadığı için üst üste paylaşım yapan deli manyak ben olabilirim ama sakın beni dehleme vallahi küserim :)))
Bu arada konu geçince buraya yazayım dedim.Galatasarayın şampiyon olduğun gece ig de foto kirliliği yaratttığım için özür diler o fotoları sonradan sildiğimi belirtir
Sevgiyle sarılıım
Hahah! Canımsın sen benim yaaa 😀
Instagramda yazınızı gördüğümde hemen baktım benide unfollow ettiniz mı diye, çok şükür etmemişsiniz 🙂 Sonra blogu okudum ve yine çok şükür ki hiçbir madde bende yok 🙂
🙂 🙂 🙂
ben de en çok ailesini crocs marka hademe terlikleriyle dizenlere hasta oluyorum. en başta 45 numara lacivert crocs, sonra kırmızı crocs, sonra cicili bicili crocs en son mini crocs. aile saadeti!
bir de bunun tekli birkenstock hali var ki ona öğürücem artık. bak bunlar benim 200 TL’ye aldığım birkilerim böheheheh!
biriniz de muya terliklerinizi çekin olmaz mı? polaris? muya? olmaz mı ha olmaz mı??
Hiç çekmeyelim terlik falan, en güzeli o 🙂 (Yalnız bir dakika, aklıma geldi, ben de crocs olayına girmiş olabilirim, Rüzgar fanatiği çünkü o markanın 😀 )
🙂 hiç ısınamadım o terliklere hiç. ayaklarım 40 numara, onları giyince 45 gibi duruyor ondan mı acaba?
Ben de 41 giyiyorum, yanlarından bile geçemem. Ayağımıza iki tane sandal takalım daha iyi 🙂
sırf kendisini takibe aldırmak için seni takibe alıp, sen onu takibe alınca izlemekten vazgeçenler var bir de. farkına vardım mı acımıyorum! 😛 bi de ben en çok ne yapıyorum ki Görkem yaaa! dost acı söyler, günahımı ver banaaa! :)))))
Ah be Sibel’cim, sen kırk yılda bir fotoğraf koyuyorsun zaten, daha çok çalış o zaman acı söylerim 🙂
Sevgili Görkem, ellerine, aklına, fikrine sağlık, harika bir yazı olmuş 🙂 Özellikle 2, 3 ve 5. maddeler için aynı şeyleri hissediyorum! Beni en çok rahatsız eden ve gördüğüm saniye takibi bırakmama sebep olan şey fotoğraflarını seri şekilde beğenenlerin capture ile ifşa edilmesi! Bir de “teşekkürler beğenilerin için cnm @bilmemne” yazıyorlar falan. Dayanamıyorum ya. Büyük görgüsüzlük gibi geliyor.
Teşekkürler… Like silsilesini capture ile ifşa etme, bence şöyle bir duygu uyandırıyor: Bak @bilmemne beni nasıl da beğenmiş. Hadi sen de beğen 😀
aynen. kaç foto layklanınca capture alınıp yayınlanıyordu diye sorasım vardı hatta 🙂 sırf birileri tesekkur etmesin diye 4ten fazla foto art arda begenmiyorum.
Hahahhaha! Bak bu da iyiymiş. Taksitle “like” 😀
bayıldım bayıldım
🙂 iyiymiş
😀
Cevap vermeyenlere ben de sinir oluyorum,neyin egosu bu yahu! Yurtdışındaki bir üniversiteye gayet adamakıllı bir burs başvurusu maili atıp 3 aydır bekliyorum da onun siniri bu.Yoksa instagram yok bende.Fakirim ben.
Aaa hayırlısı! Hatırlatma maili attın mı peki? ‘İletiniz elimize ulaştı’ bilgisi geldi mi sana?
ikisi de gelmedi 0.o en iyisi bir hatırlatma maili yollayayım ben 😀
“E-mailimin elinize sorunsuzca geçtiğine dair onay rica ediyorum” diyebilirsin.
Gorkem sayende ne guldum 🙂 eline saglik 🙂
Ne mutlu bana Gülçin’cim 🙂 Erikler bitti mi 🙂
son zamanlarda diyet fotograflari paylastigim dogrudur 🙂 cekilis olaylarini sevmesemde destekliyorum bazilari para kazaniyor bu isten 🙂 ben de fotografa resim denilmesine gicik oluyorum . fotograf cekilir , resim cizilir. ayrica bizim milletin unlu olma sevdasini bir turlu anlamis degilim herkes takip edilme delisi olmus . cevap vermeme durumu bazen benim de oluyor iki cocuk simdilik bahanem kabul edilsin diyorum 🙂
ben bir de fotograflarin altinda yari ingilizce yari turkce konusanlarin agizlarina elimin tersiyle carpmak istiyorum.
yazmaya baslarken aklimda neler vardi neler unuttum bak simdi , gelirse hemen yazacagim simdilik bu kadar. 🙂
Diyet fotoğrafları önemli. Motivasyon için lazım (Ben de diyetteyim de 🙂 )
Geçenlerde bir tanıdık dedi ki: ‘Bak, ben de süper resim çekiyorum di mi?’ İçimden ‘sen ona resim dedikçe, istediğin kadar güzel çek, ne fayda?” diye geçirdim.
Çekiliş fotoğrafı paylaşınca para mı kazanılıyormuş? Haydaaa, bunu bilmiyordum.
“Sosyal Medya Celebrity” çok iyiyimiş :)) (Yaram mı var nedir!) Ama doğruya doğru; eğer bir fotoğraf paylaşıyorsan ve profilin de herkese açıksa, soru gelme ihtimalini düşüneceksin değil mi? Yapılan yoruma yeni bir yorum yazma sorumluluğu değil bu, sorulan soruya (ama ‘Çogzel, nerden?” gibi değil) nezaketen cevap verme durumu…
Ama ig’de en çok dikkatimi çeken şey, fotoğraflarını beğendiğin ve seni takip etmeyen kullanıcıların, binlerce takipçileri de olsa, nezaketen sana uğrayıp bir tane fotoğrafını seçip onu beğenmeleri 🙂 Bana çok ilginç geliyor… Hatta bazıları alışkanlık edinip, düzenli olarak son bir kaç fotoğrafını beğenip kaçıyorlar. Ama takip etmiyorlar. Ne iş anlamıyorum 🙂
Çünkü seni takip ederse, takipçi/takip ettiği arasındaki rakamsal uçurum birbirine yaklaşacak. O zaman da karizma çizilecek 🙂 Düşün, takipçi:1685 takip edilen: 250 mesela. Ne kadar havalı 😀
Uye olali bir ay oldu An itibariyle takip etmeyi birakanlarin sayısı takip edenleri geçti 🙂 hay Allah bunun bir kılavuzu vardi deyip geldim, meğer neler dönüyormus. Tamam hep kızımın fotoğrafını koyuyorum ama eldeki malzeme bu canım napayım yani:)
🙂 🙂 Kıyamam yaa. Ben takip ediyor muyum seni, hemen ekleyeyim…